Türk Hava Yolları Teknik A.Ş. ve Amerikan menşeli motor üreticisi Pratt & Whitney’in ortaklığı ile İstanbul Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı’nda kurulan Türk Motor Merkezi, çevreye duyarlı uygulamaları nedeniyle LEED “Altın” sertifikası ile ödüllendirildi. 2010 Yılı Ocak ayında faaliyete geçen Türk Motor Merkezi, ABD merkezli Yeşil Bina Konseyi’nin Enerji ve Çevre Dostu Tasarımda Liderlik (U.S. Green Building Council – Leadership in Energy Environmental Design) standartlarına göre çevreye duyarlı konseptte tasarlanmış ve inşa edilmişti. LEED sürecinin Altensis tarafından yönetildiği proje için yapılan değerlendirme çalışmaları sonucunda Türk Motor Merkezi, 29 Temmuz 2010 tarihinde Türkiye’de altın çevre dostu bina sertifikasını almaya hak kazanan ikinci şirket oldu.
Türk Hava Yolları Teknik A.Ş.’nin de Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü tarafından verilen Yeşil Havayolu Kuruluşu (Green Airport Company) ünvanına sahip olduğunun altını çizen Türk Hava Yolları Teknik A.Ş. Genel Müdürü ve Türk Motor Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı Doç.Dr.İsmail Demir “Türkiye’de ilkleri gerçekleştiriyor olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Yeşil bina konsepti ile inşa edilen, iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin en üst düzeyde alındığı, gelecekten izler taşıyan bir motor merkezi kazandırdık ülkemize. Bunun uluslararası kuruluşlar tarafından tescillenmesi de bizi ayrıca memnun etmiştir” dedi.
Türk Motor Merkezi tesis ve atölye düzeni, motor bakım maliyetlerini ve sürelerini minimize edecek şekilde yalın bakım ve yönetim konseptine göre düzenlendi. Çalışanlarına sağlıklı bir ortam sağlayacak olan tesis, doğal kaynakların verimli bir şekilde kullanılması neticesinde enerji maliyetlerinde de önemli ölçüde tasarruf sağlayacak. Tesisin çevreye duyarlı tasarım özellikleri şu şekilde listelenebilir:
- Tesis, enerji sarfiyatına göre benzeri ölçekteki binalarla kıyaslandığında %25 tasarruf sağlayacak şekilde tasarlanmıştır.
- Geniş cephe pencereleri sayesinde gün ışığının ofis alanlarında kullanımı artırılmıştır. Bu sayede elektrik ihtiyacını ve ek havalandırma ihtiyacı azaltılmıştır.
- Geniş cephe pencerelerine ek olarak çatıya kurulan özel gün ışığı aydınlatma sistemi ile bina ve atölye içerisinde çalışma yapılan yerlere sürekli olarak gün ışığı sağlanmaktadır.
- Gelişmiş havalandırma sistemleri içeriye %30 daha fazla temiz hava sağlamaktadır. Ek olarak sistem karbondioksit (CO2) sensörleri ile kontrol edildiği için enerji sarfiyatı azaltılmakta ve personel için daha konforlu bir çalışma ortamı oluşturmaktadır.
- Aydınlatma sistemi gün ışığı sensörleri ile kumanda edilmektedir. Bu sayede gün ışığı olduğu süre zarfında, elektrikli aydınlatma kısılmaktadır.
- Soğutma sistemleri ozon tabakasına zarar vermeyecek şekilde seçilmiştir.
- Gelişmiş Bina Otomasyon Sistemi sayesinde, insan faktöründen kaynaklanabilecek enerji sarfiyatı engellenmektedir. Sistem aynı zamanda oluşabilecek hataları bakım ekibine anında raporlamaktadır.
- Binanın çatısı soğutma amacıyla yansıtıcı malzeme ile kaplanmıştır.
- İnşaat esnasında kullanılan malzemelerin %10’u geri dönüşümlü kaynaklardan elde edilmiştir. Bu sayede ek ham malzeme temininin önüne geçilmiştir.
- İnşaat esnasında kullanılan malzemelerin %40’ı yerli kaynaklardan temin edilmiştir. Bu sayede taşıma ve karbon salınımı asgari seviyeye indirilmiştir.
- Atık yönetimi sayesinde çıkarılan hafriyat toprağının %78’i dolgu malzemesi olarak kullanılabilmiştir.
- Çatıdan yağmur suyu toplanmakta ve 500 m3’lük tanklara depolanmaktadır. Depolanan su şehir suyu seviyesine göre filtrelenmekte ve tesis genelinde, sulama dahil olmak üzere kullanılmaktadır. Toplamdaki su tasarrufu %60’ı geçmektedir.
- Tesisin çevre peyzajı, çok az sulama ihtiyacı olan bitki türleri ile özel olarak tasarlanmıştır.
- Çevreye zararlı maddelerin sızma riskini engellemek amacıyla, atölye zemininde su giderleri de dahil olmak üzere hiçbir tesisat altyapısı kullanılmamıştır.
- Tesisin yolları ve park alanlarında ısı adası etkisine karşı kara asfalt yerine açık renkli beton kullanılmıştır.