Avrupa Birliği Karbon Emisyonu Yüksek Ürünlere Ek Vergi Uygulayacak
Avrupa Birliği Komisyonu, iklim değişikliğiyle mücadele kapsamında hazırladığı Yeşil Mutabakat hedeflerini içeren regülasyon paketini hazırladı.
Avrupa Birliği Komisyonu, iklim değişikliğiyle mücadele kapsamında hazırladığı Yeşil Mutabakat hedeflerini içeren regülasyon paketini hazırladı.
AB sera gazı emisyonlarını yüzde 55 azaltmayı hedefleyen sözkonusu paket, Avrupa Birliği’ne ihracat yapan ya da yapacak olan Türk şirketlerini yakından ilgilendiriyor. Altensis Kurucu Ortağı Dr. Emre Ilıcalı, AB ülkeleri tarafından ithal edilecek sanayi ürünlerine karbon emisyonlarına göre ek vergi getiren paketin, AB’nin iklim değişikliği konusunda ciddiyetini ortaya koyan önemli bir uyarı olduğunu söyledi. Dr. Ilıcalı, bu kapsamda ilk etkilenecek sektörlerin demir çelik, çimento, gübre ve elektrik sektörleri olduğunu ifade etti.
İklim değişikliğiyle mücadele konusunda 2019 yılında Yeşil Mutabakat (EU Green Deal) protokolünü hazırlayan Avrupa Birliği Komisyonu, şimdi de gerekli regülasyon ve yönetmelikleri içeren ilk paketini (FitFor55) üyelerinin onayına sundu. Dünyada sera gazı emisyonlarını 2030 yılına kadar yüzde 55 azaltmayı hedefleyen sözkonusu paket, sanayi ürünlerine karbon emisyonlarına göre ek vergi uygulamak, sınırda karbon vergisi uygulaması, hava ve deniz ulaşımı denetimlerini sıkılaştırmak gibi yaptırımları ile AB’nin bu konudaki ciddiyetini ortaya koydu. Konuyu değerlendiren Altensis Kurucu Ortağı Dr. Emre Ilıcalı, AB’ye ihracat yapan ya da yapmayı hedefleyen Türk ihracatçılarının FitFor5 paketini yakından incelemesi uyarısında bulundu.
(FitFor55) paketi kapsamında, enerji verimliliği uygulamaları ve yenilenebilir enerji kullanımının artırılması, Avrupa Birliği Emisyon Ticareti kurallarında güncellemeler, düşük emisyonlu ulaşımın yaygınlaşması için gerekli altyapı çalışmaları, karbon sızıntısının önlenmesi için Sınırda Karbon Vergisi uygulaması, Yeşil Mutabakat kapsamındaki hedefler doğrultusunda vergi politikalarının güncellenmesi ve Yeni Ağaçlandırma politikalarıyla ormanlık alanlarının arttırılması yoluyla karbon depolanması ana başlıklarını içeriyor. Dr. Emre Ilıcalı, paketin ayrıntılarını ve Türk ekonomisine etkilerini şu sözlerle değerlendirdi:
“Avrupa Birliği Sınırda Karbon Vergisi (CBAM) sistemi kapsamında, öncelikli olarak bazı sektörlerden yapılacak ithal ürünlere karbon oranlarına göre ek vergilendirme yapılması, böylece çevresel etkinin de değerlemeye katılması hedeflenmektedir. Burada ilk olarak demir-çelik , çimento , aluminyum, gübre ve elektrik sektörleri bu kapsama alınacak, sonrasında kapsam genişletilecektir. CBAM vergilendirme mekanizması için 2023 ile 2025 arası bir geçiş dönemi olacak. Şirketlerden sadece karbon ayak izlerini ve kendi ülkelerinde ödedikleri karbon vergisi miktarlarını raporlamaları istenecek. 2026’dan sonra sistem tam kapasiteyle devreye girecek. Bu nedenle ülkemizde özellikle AB’ye ihracat yapan işletmelerde kurumsal karbon ayakizinin hesaplanarak raporlanmasına yönelik altyapıların kurulması öncelik kazanmalıdır.”
“Paket kapsamında hava ve deniz ulaşımında karbon emisyonlarının takip mekanizmalarının geliştirilmesi ve kontrollerin sıkılaştırılması da önemli bir adımdır. Ayrıca üye ülkelere kişi başına düşen GSYH’ları oranında daha zorlayıcı emisyon azaltma hedefleri konulması yer almaktadır. Bu kapsama özellikle binalar, denizcilik, karayolu ulaşımı, tarım ve diğer ufak endüstriler girmektedir.”
“AB içerisinde 2030 yılına gelindiğinde enerjinin en az yüzde 40’ının temiz yenilenebilir kaynaklardan üretilmesi hedef olarak konulmuş durumda. Binalarda da toplam enerjinin en az yüzde 49’unun yenilenebilir enerjiden sağlanması hedeflenmektedir. Paket kapsamında yıllık hedefler konularak üye ülkelerde enerji tüketiminin azaltılması için öneriler bulunmaktadır. Bu kapsamda her sene kamu binalarının en az yüzde 3’ünün enerji verimliliğinin arttırılması yönünde bütçeler ayrılması, yenilenebilir enerji kaynaklarının soğutma ile ısıtmada kullanılması ve sanayi- enerji verimliliğiyle ilgili teşvikler ayrılması öneriliyor. Bu sayede hem çevresel açıdan hem de istihdamın arttırılması ile fayda sağlanması hedefleniyor. “
“Yine önemli bir adım, ulaşımda emisyonların azaltılması yönünde atılıyor. Yürürlükte olan regülasyonlar güçlendirilerek, 2035 yılında araç kaynaklı emisyonlar ortalamalarının, 2021’ye istinaden yüzde 100 azaltılması, yani sıfır emisyonlu ulaşım hedefleniyor. Bununla ilgili hem otomobil üreticilerine hem de gerekli altyapının arttırılması için üye ülkelere yönelik önemli beklentiler ortaya konulmaktadır. Ülkemizde de bu yönde ciddi çalışmalar olmakla beraber, AB’nin koyduğu hedeflere ulaşmak için bu çabaların artması gerekecektir.”
“Fitfor55 paketi kapsamında, üye ülke vatandaşlarına binalarda ve sanayide enerji verimliliği, yeni ve temiz enerji kaynaklarının arttırılması , e-mobilite gibi konularda finansman desteği verilmesi adına 72.2 Milyar Euro’luk İklim Değişikliği Aksiyon Fonu oluşturulması önerilmektedir. Bu çok ciddi bir finansal destek olarak gözükmektedir.”
Yeşil Mutabakat ve sonrasında hazırlanan FitFor55 paketini çevre krizinden önceki son çıkış olarak değerlendiren Altensis Kurucu Ortağı Dr. Emre Ilıcalı, T.C. Ticaret Bakanlığı’nın Avrupa Birliği’nin FitFor 55 paketi kapsamında bir eylem planını kısa sürede hazırladığına dikkat çekti. Dr. Ilıcalı, “Uluslararası ticaret hacmimizde önemli yer tutan AB, iklim değişikliği ile mücadelede çok ciddi. İhracatta en önemli pazarı AB olan ülkemizde yeşil mutabakata dair ilk adımların çok hızlı atılması sevindirici. Ancak önemli olan, sürecin istikrarlı devam ettirilmesi, kısa vadeli güncel sorunlar içerisinde ivmesinin azalmamasıdır” dedi.