Sürdürülebilirlik Raporu’nu yayınlayan Avea, eş zamanlı süreçte ‘LEED Gold Sertifikası’ aldığını da açıkladı

Avea eş zamanlı süreçte gerçekleştirdiği çalışmalara teknoloji üssü olarak konumlandırdığı Ümraniye binası adına da enerji ve çevre tasarımında liderliği temsil eden ‘LEED Gold Sertifikası’nı almaya hak kazanarak, bu sertifikaya kendi kategorisinde sahip ilk ve tek şirket oldu. Ekonomik sürdürülebilirliği sağlamak adına hayata geçirdikleri çalışmaları Sürdürülebilirlik Raporu’nun sonuçları doğrultusunda değerlendiren Avea CEO’su Erkan Akdemir: “Tüm paydaşlarımızla olan ilişkilerimizi de detaylı […]

15 May 2014

Avea eş zamanlı süreçte gerçekleştirdiği çalışmalara teknoloji üssü olarak konumlandırdığı Ümraniye binası adına da enerji ve çevre tasarımında liderliği temsil eden ‘LEED Gold Sertifikası’nı almaya hak kazanarak, bu sertifikaya kendi kategorisinde sahip ilk ve tek şirket oldu.

Ekonomik sürdürülebilirliği sağlamak adına hayata geçirdikleri çalışmaları Sürdürülebilirlik Raporu’nun sonuçları doğrultusunda değerlendiren Avea CEO’su Erkan Akdemir: “Tüm paydaşlarımızla olan ilişkilerimizi de detaylı olarak gözden geçirerek, bağımsız bir sivil toplum kuruluşunun görüşlerini ve BM Küresel İlkeler Sözleşmesi (BMKİS) ilkelerini de baz alarak hazırladığımız bu raporla; sürdürülebilirlik performansımızı, Küresel Raporlama İnisiyatifi -GRI- ilkeleri kapsamında incelemiş olduk. Çevre dostu olduğumuzu tescilleyen LEED Gold Sertifikamızın ise; aynı zamanda kurumsal itibarımıza da olumlu katkılar yapacağına inanıyoruz.”

Avea’nın ‘Yeşil Bina’ Gururu: Ümraniye Teknoloji Merkezi

Avea’ya bu önemli sertifikayı kazandıran sürdürülebilir kaynak kullanımı ve geri dönüşüm politikalarına da değinen Akdemir; sertifikasyon sisteminde belirtilen kriterleri karşılamak için Ümraniye binasında yapılan ve hâlâ devam etmekte olan çalışmaları ise şöyle aktardı:

“İlk adım olarak ASHRAE standartlarına uygun şekilde, binanın enerji harcayan ana sistemlerinin enerji verimliliği etütlerini detaylıca gerçekleştirerek; enerji verimliliğini artırmak için bir yol haritası belirledik. Elektrik enerjisini, yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik elde edilen bir tedarikçiden temin ediyoruz. Su tüketimlerinin takibini gerçekleştirdik; iyileştirmeler için gerekli sistemleri kurma yoluna gittik. Yağmur suları ile klima sistemlerine ait suların, yer altına yerleştirdiğimiz bir depoda toplanmasını sağlayarak; şebekeden su tüketimini azaltıyoruz.”

Bunların yanı sıra kampüs içerisindeki yeşil alanda bulunan bitkileri, yerel iklim koşullarına uygun,az su kaynağına ihtiyaç duyan bitkilerden seçtiklerini; dış aydınlatmada kullanılan armatürlerin ise ışık kirliliğine yol açmayacak armatürlerden seçildiğini söyleyen Akdemir;

“Düşük civalı floresan tip lambaları ve ozon tabakasına zarar vermeyen, küresel ısınmaya minimum etkisi olan soğutucuları kullanma alışkanlığı geliştirdik. Binada kullanılan temizlik malzemelerini yeşil sertifikalı, çevre dostu ürünlerden seçiyoruz. Elektronik ürünlerde ise düşük enerji tüketim değerlerine sahip; Energy Star logolu, verimli ürünleri tercih ediyor ve tüm bu kriterleri genel satınalma politikamıza adapte ediyoruz.

Sera gazı geri dönüşüm ve belediye firmalarıyla yaptığımız sözleşme ve protokoller dâhilinde, atıklarımızı direkt çöpe değil; geri dönüşüme gönderiyoruz. Ayrıca akü alımı yaptığımız sözleşmelerde, ‘Çevre Koruma Atık Pil ve Akümülatörlerin Kontrolü Yönetmeliği’ne uygun olarak; atık pillerin toplanması ve bertaraf edilmesi konusunda da ek maddeler bulunuyor” dedi.

 

Haber görseline ulaşmak için tıklayınız.

Kaynak: Anadolu Ajansı, 12.05.2014 ; Cumhuriyet, 29.04.2014

Altensis'ten Haberler için tıklayın